Geri
Serhat Akpinar, "Toplumsal Ufkumuz; Yaşadiğimiz Coğrafya İle Sinirli Değil"
12 Aralık 2017
Girne Amerikan Üniversitesi Kurucu Rektörü Serhat Akpınar, 2017 Yılı'nın son günlerinde; İnsanlığın ve Dünya Gezegeni'nin gelecek yıllarına ait beslenen "umutlara" ait, kendi istem ve dileklerini; "Kıbrıs Adası'nda doğmuş, büyümüş, yaşayan ve mücadele azmini kaybetmemiş biri" perspektifi ile yorumladı.
Akpınar; "10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü" nedeniyle, KKTC'de yayınlanan bir gazetede misafir yazar olarak yer alan makalesinde; "Nasıl Bir Dünya'da Yaşamak İstiyoruz?" sorusunu sorarak, Toplumların ufkunun, yaşadıkları coğrafyalar ile sınırlı olamayacağını, 'Toplumsal Ajanda'nın bu öğe soruya göre yeniden yapılandırılması yönündeki öneri ve görüşlerini de iletti.
GAÜ Kurucu Rektörü Serhat Akpınar'ın kaleme aldığı yazı şu paragraflardan oluştu;
"NASIL BİR DÜNYA'DA YAŞAMAK İSTİYORUZ?
Tüm dünya kendine, 2030’da nasıl bir dünyada yaşamak istediğini sorarken; bizlerin bu soruyu sormaması, kendi insanımızın önüne set çekmek olacaktır. Kıbrıs Sorunu'na endeksli yaşamak, kendi toplumumuzun ilerlemesini duraksatmaktan başka bir şeye yaramadı, yaramayacaktır.
Toplumumuzun ufkunu, coğrafyamız ile kısıtlamaktan vazgeçmeliyiz. Dünya'nın 8 milyarlık nüfusunun bir parçası olduğumuzu hatırlamalıyız. Bu sebeple; BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin ve 2030 Dünya Değişim Programı'nın, kendi liderlerimizin de lugatlarına ve politikalarına yerleşmesi gerekiyor. BM Küresel Kalkınma Hedefleri; tüm gezegen halkının refahını 2030 Yılı'na kadar arttırmak için, Birleşmiş Milletler Teşkilatı tarafından oluşturulmuş bir eylem planıdır. İki yıl önce toplanan BM Genel Kurulu'nda, 193 ülke tarafından kabul edilmiş ve 15 yıl içerisinde de 'dünyamızda' (hangi) değişimlerin gerçekleşmesine yönelik oluşturulmuş bir seri hedefler kümesidir.
HEDEFLERİN ANA EKSENİ; İNSAN HAKLARI ÜZERİNDEN ŞEKİLLENİYOR.
Ortak sorunlara akılcıl çözümler bulunması, yapıcı eleştirilerin koşulsuz paylaşılabilmesi adına eşsiz bir fırsat ivmesi olarak; 2000’den 2015’e kadar olan süreçte, dünya kaynaklarını fakirliği yarı yarıya azaltmak için planlama, HIV/AIDS epidemiğini yok etmek gibi amaçlar ile başlatılmış bir küresel kampanya olan 'Birleşmiş Milletler Milenyum Hedefleri'ni hatırlayalım. 2015 çizgisine varıldığında ise; bu hedeflerde katedilen yolu, bu kez %50’den daha ileriye taşımak için ortaya çıkmış 'bir 15 yıl haritası' daha var.
2000 Yılı'nın başından günümüze kadar olan süreçte, sadece kalkınma hedeflerinin yeterli olmadığını, bu hedeflerin sürdürülebilir bir şekilde yapılandırılması gerektiği konusunda tüm dünya hemfikirdir. Bu doğrultu üzerinde; Yine, tüm coğrafyalarda heyecan ile karşılanan BM’nin belirlemiş olduğu Küresel Kalkınma Hedefleri'nin ana hamurunu ise; Yoksulluğu yok etmek, 'Evrensel İnsan Hakları' düzeyinde eşitsizlik ve adaletsizlikle mücadele ve iklim değişikliğine bağlı sorunlar ki; bu, 17 evresel mücadele maddesinden oluşan azim ile ancak yoğurabiliriz.
Bu; 'Dünya'mızın karşı karşıya olduğu birçok ağır sorunu çözme yönünde, oldukça cesur bir taahhüttür. Bu 17 hedef, birbiri ile bağlantılı olduğu için; her birinde gösterdiğimiz başarı, diğerlerini de etkileyecektir. Kısacası, bu hedefler gelecek nesillerin yaşamını daha iyi hale getirmek için en büyük fırsatımızdır.
15 YILLIK, 2'İNCİ KÜRESEL TAKVİM ÇALIŞIYOR. BİZ DE SAATİN BİR ÇARKIYIZ.
Kurucusu olduğum Girne Amerikan Üniversitesi’nin, bundan 35 yıl önce sadece bir fikir ve benim İngiltere’deki tez konum; Son 15 yıl içerisinde de, Ada'mız sınırlarını aşıp, uluslararası kampüsleşmeye dönüşümünü düşünecek olursak, insan ömründe 15 yılın ne kadar büyük değişimlere fırsat verebileceğini anlayabiliriz. Şimdi dönüp baktığımda; göz açıp kapayana kadar geçmiş olan bu süreçte, Girne Amerikan Üniversitesi bugün; 7 ülkedeki kampüsü, 18.000’i aşmış öğrenci sayısı, en az 116 ülkeden öğrenci ve akademisyeni ile her bir öğrencisini; bir 'Dünya İnsanı' olarak yetiştirmek emeli ile çalışan bir kurum olmuştur. Şimdi de; 15 yıllık, 2'ici küresel takvim çalışıyor. Biz de, saatin artık bir çarkıyız."